Kentbilimci, Uluslararası Mimarlık Akademisi Bölge Başkanı.
Ülkemiz gerilimden, çalkantıdan kurtulamıyor. Lider ülkeler bilgi ve bilişim çağının hakkını verirken, bizler başörtüsü ve PKK meselelerine sıkışıp kaldık. Artık laf üretmenin, suni çatışmalar yaratmanın, birbirimize çamur atmanın, sövüp saymanın değil bilim ve teknolojiye dayalı proje ve stratejilerin milletimizi refaha götürebileceğini görmeliyiz.
Başbakan Erdoğan ve ekibinin ulaştırma alanında ortaya koyduğu projeleri bilim ve sanat ortamında sürekli eleştiriyorum, eksikleri yanlışları kendi çapımda gündeme getiriyorum, doğru çözümleri sunuyorum.
Ancak, bugün Sezar’ın hakkını Sezar’a teslim etmek istiyorum.
Son yılarda zaman zaman iktidar görevi de almış olan diğer siyasi partiler yalnızca laf üretirken Sn. Erdoğan ve arkadaşları eğrisiyle, doğrusuyla büyük projelerin temelini attı ve atıyor. Geçmiş iktidarlar zamanında yıllarca savsaklanan temel projeler Erdoğan ve ekibiyle hayat buluyor.
Günahı ve sebabıyla Istanbul bölgesinden birkaç örnek:
Söğütlüçeşme-Yenikapı Raylı 1. Tüpgeçiş Projesi, (inşa halinde)
Gebze-Halkalı Marmaray Metro Projesi, (başayacak)
Harem-Kumkapı Karayolu 2. Tüpgeçiş Projesi, (ihale edildi)
3. Boğaziçi Köprüsü, (ihale edilmek üzere)
3. Havalimanı, (planlandı)
İstanbul-Izmir Otoyolu, (temeli atıldı)
İzmit Köfez Köprüsü (temeli atıldı)
Ayrıca, Başbakanımızın ‘çılgın’ İstanbul projeleri var deniyor…
Bu yazım Erdoğan iktidarının henüz bilemediğimiz ‘çılgın’ projelerini, genel olarak icraat ve ideolojisini desteklediğim anlamına gelmiyor. Yukarıda sıraladığım projelerin birçoğu için de ciddi çekincelerim oldu. Örneğin, 1. Tüpgeçiş Projesini 1999 seçimlerinde gündeme taşıyan bir kişi olarak mevcut uygulamanın depremde daha riskli, zor ve pahalı olan ‘batırma sistemi’ ile yapılmasını onaylamadım. Nitekim proje gecikti ve maliyeti katlandı. Sn. Dalan ve Benim hazırladığımız raylı ve lastik tekerlekli araçları beraberce taşıyan Tüpgeçiş projesinin budanmasını ve lastik tekerlekliler için 2.ci bir Tüpgeçiş ihale edilerek zaman ve kaynak kaybına neden olunmasını da eleştirdim.
Marmaray Metro projesinin mevcut banliyö tren hattında satıhtan yapılarak kıyı yerleşimlerimizi karnıyarık gibi yarmasını ve Kenti denizinden koparmasını tenkit ettim. Kuzeyden 3. Boğaziçi Köprü’nün raylı sisteme entegre olamadığını, yalnız transit ve ağır vasıta trafiğine hizmet vereceğinden ulaşıma sadece %5 oranında rahatlama sağlayacağını, bu arada yeşilimize ve suyumuza zarar verebileceğini defalarca yineledim. TOKI uygulamaların çoğunda mimari yeknesaklık, kalite düşüklüğü ve kentsel tasarım zaafiyeti olduğunu hep dile getirdim. Genelde, yapılan bu işlerin ‘çevredostu’ olmadığını vurguladım.
Ülkemizin yaşadığı çeşitli iç ve dış sıkıntılara karşın AKP nin yıpranmamasının bir nedeni de ‘büyük projelere imza atan’ iş yapan, icraatçı bir iktidar hüviyetini koruması. Ufuklu projeler üretemeyen, yanlız eleştiren ‘proje özürlü’ diğerlerini izledikçe Başbakan ve ekibini alkışlıyorum. Hazırladığım aşağıdaki projeleri de başlatırlarsa Istanbul’a ve Ülkeye büyük hizmet yaparak tarihe geçecekler:
1. Istanbul ve diğer riskli kentlerimizin depreme hazırlanması: (İmar haklarının bölgesel artırılması-‘Proje 3G’ ve Süperprefabrikasyon ‘Kapsül Evler’)
2. Boğaz köprüsü altına oto-ray tüpgeçiş yapılarak Istanbul kentiçi ulaşımının rahatlatılması: (Söğütlüçeşme-Levent‘ Oto-Ray Yüzertüp ile metro çemberi ‘Altın Üçgen’)
3. Marmara üzerinden oto-ray deniz geçişi yapılarak Boğaz üstündeki baskının azaltılması: (50km Pendik-Yeşilköy Oto-Ray Yüzer Viyadük ‘Transmar’)
4. Çanakkale Boğazı’na Köprü yapılması: (Istanbul’a da katkısı olacak, depremde akışı sağlayacak ’Büyük Marmara Çemberi’)
5. Izmir Oto-Ray Körfez Geçişi yapılarak İzmir trafiğinin rahatlatılması: (Çevreyolunu bağlayarak depremde akışı sağlayacak 5km ‘Izmir Körfez Geçişi’)
Haydi Sayın Erdoğan, senin projen, benim projem deme, bu projeleri yap, ancak danışarak, tartışarak yap, doğayı bozmadan yap…