Son Haberler
Kamuya milyonluk radyoloji ihalesi! Kazanan...
Şile’de 23 Nisan coşkusu
Fatma Oktay son dönem çalışmalarını...
Tuzla’da 23 Nisan’a özel çifte...
Erdem Ergin, Mövenpick Istanbul Asia’ya...
Kartal arama kurtarma ekibi ağır...
Sporun şehri Pendik’te “Spor Şenlikleri”...
Ataşehir’in ilk sosyal tesis restoranı...
İstanbul Valiliği fırtına uyarısı yaptı
Sancaktepe’de 1 Yılda 23 Proje...
Anadolu Yakası
Banner
Anadolu Yakası
  • Anasayfa
  • Gündem
  • İlçelerimiz
    • Adalar
    • Ataşehir
    • Beykoz
    • Çayırova
    • Çekmeköy
    • Gebze
    • Kadıköy
    • Kartal
    • Maltepe
    • Pendik
    • Sancaktepe
    • Şile
    • Sultanbeyli
    • Tuzla
    • Ümraniye
    • Üsküdar
  • Video Haberler
        • Videolar

          30 Ağustos Zafer Bayramı Kadıköy’de coşkuyla kutlandı

  • Mekanlar
        • Mekanlar

          Boğaz’ın yeni gözdesi Beykoz Kahvecisi’ne yoğun ilgi

          Çekmeköy Park Balık’a yoğun ilgi!

          Acısıyla, tatlısıyla Park Adana!

          Kalbur müdavimleri meğer ne çok özlemiş

  • Yazarlar
        • Yazarlar

          Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

          10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

          Mirasın üzerinde tepinmek!

          Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?

Uzun Hikâye üzerine…

Yazar: Veli Dalbudak 11 Kasım 2012
Yazar: Veli Dalbudak 11 Kasım 2012
305

Hüzünlü bir Ekim akşamıydı, sonbaharın orta yerinde… Hüzünlü, ama güzel mi güzeldi… Daha da güzelleştirmeyi düşünerek, fragmanını seyretmiş olduğum “Uzun Hikaye” filmine gitmeye karar verdim.

Bir taraftan da içimi kemiren bir duygu vardı; her sinema serüveni öncesinde olduğu gibi… Ya film berbat çıkarsa! Ya espiriler bayat, bayağı ve zekanın zekatından nasibini almamışsa!

Ya da mesaj verme kaygısıyla dozu kaçırıp, seyredenleri kaygılandırıyorsa! Ya sıkmamak için çok hızlı akıyor, ama yine de sıkıntıdan arada seyirciyi kaçırıyorsa! Ya yavaş ama emin adımlarla ilerleyen ve çoğu sahnede kaliteli bir içeceğin damakta bıraktığı keyifli tadı bırakan kült filmlerin çok ama çok uzağındaysa diye içimden geçirerek salona girdim.

Filmi izlerken kendimden geçercesine olmasa da bayağı bir etkilendim. Git gide filmin daha çok içine girdim. Hatta arada kahvemi içerken ve çıktıktan sonra aşağıdaki satırları karaladım. Bunları tamamen unutmuştum, yayınlamak gibi bir niyetim de yoktu. Ta ki Kadıköy Life’da yazılarından büyük keyif aldığım saygıdeğer Hocam Ahmet Vefik Alp’in filmin galası hakkındaki yazısını okuyana kadar…

Hocam’ın kamera açıları açısından yaptığı değerlendirmeye coşkuyla katılıyorum. Birçok sahnede bu açı ustalığı sizi filmin içine alıyor. Kenan İmirzalıoğlu bahçeden domatesleri toplarken, sanki kendi ellerinizle topluyor gibisiniz. Onlar basit bir vagonu eve dönüştürüp orada mutlu mesut yaşarken, siz de vagondan bir evde yaşamayı arzuluyorsunuz.

Velhasıl, hüzünlü ama güzel Ekim akşamının hüznü daha bir koyulaştığı gibi, güzelliğine de halel gelmeyip, film sayesinde taçlandı. İşte o “Uzun Hikaye” nin hikâyesi:

UZUN  HİKAYE…

Kara trenin beyaz dumanında boğulsak

Bir dost bulsak trenden iner inmez

Bir de kalacak yer…

Küçük bir kasaba burası

Bir ayak işi de bulunur belki,

İstasyon şefi sağolsun

Vagondan evim var artık

Okulda da bir işim…

Elimden iş gelir

Sebze bahçesi yaptım okula,

Müdür tek başına sahiplenince

Bozdum sonra,

Bir gecede dağıttım domatesleri tüm kasabaya

Ve veda…

Merhaba yeni kasaba

Arzuhalci olduk kahve köşesinde

Hak hukuk, zalim mazlum derken

Ters düştük belediye reisiyle,

Başkalarının hakkı için mücadele ederken

Haksızlığa uğradık

Ve yine elveda…

Yeni kasaba Hanyeri

Kitapçı dükkanı açtık,

Mustafa en büyük yardımcım

Sevgili oğlum Ayla’ya yangın

Sevim Hoca da bana.

Yeşil Hanyeri Gazetesi ikinci adresim

Yazılar yazıyorum, doğrucu Davutum

Hiç çekinmiyorum partiden, politikadan

Polisten savcıdan…

Ayla’nın babası savcı

Oğlumu da beni de hiç sevmiyor

Tartıştık birkaç kere

Diklendim her zamanki gibi

O da savcı ya daha çok diklendi

Yazılarıma bir fezleke uydurdu

Beni de içeri tıktırdı…

Ama kaderin yayı kuruludur

Ne zaman boşalacağı bilinmez

Savcı Bey…

Yeşil Hanyeri Gazetesi

Sekiz sütuna manşet çıktı bugün

“Yazarımız Ali Bey’in oğlu Mustafa

Savcı Bey’in kızı Ayla’yı kaçırdı”…

Mustafa ve Ayla elele

Girdiler vagon eve…

Veli DALBUDAK

Kadıköy LifeKenan İmirzalıoğluUzun HikayeVeli Dalbudak
kadıköy life
Paylaş FacebookTwitterPinterestLinkedinWhatsappEmail
Veli Dalbudak

önceki içerik
Marka belediye tam not aldı…
sonraki içerik
Haber-İş’te başkan adayları çalışıyor…

İlgili Haberler

Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

25 Haziran 2021

10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

22 Ocak 2019

Mirasın üzerinde tepinmek!

16 Ocak 2018

Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?

25 Aralık 2016

Bakanlığa engel yok!

13 Mayıs 2016

Büyük bir şantiye alanına dönen Kadıköy’de konut piyasasında...

28 Ocak 2016
  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
  • Linkedin
  • Youtube
  • Email
  • Whatsapp
  • Gizlilik Politikamız
  • Künye
  • Reklam
  • İletişim

@2020 - Tüm Hakları Saklıdır. AnadoluYakasi.net Tarafından Geliştirildi ve Tasarlandı.

  • Anasayfa
  • Gündem
  • İlçelerimiz
    • Adalar
    • Ataşehir
    • Beykoz
    • Çayırova
    • Çekmeköy
    • Gebze
    • Kadıköy
    • Kartal
    • Maltepe
    • Pendik
    • Sancaktepe
    • Şile
    • Sultanbeyli
    • Tuzla
    • Ümraniye
    • Üsküdar
  • Video Haberler
        • Videolar

          30 Ağustos Zafer Bayramı Kadıköy’de coşkuyla kutlandı

  • Mekanlar
        • Mekanlar

          Boğaz’ın yeni gözdesi Beykoz Kahvecisi’ne yoğun ilgi

          Çekmeköy Park Balık’a yoğun ilgi!

          Acısıyla, tatlısıyla Park Adana!

          Kalbur müdavimleri meğer ne çok özlemiş

  • Yazarlar
        • Yazarlar

          Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

          10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

          Mirasın üzerinde tepinmek!

          Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?