Diyeceksiniz ki; “Sen spor yazarı değil misin kardeşim? İşine baksana!”
Ben de diyorum ki; “Türkiye Milli Futbol Takımı, Turkish National Football Team olarak isim değiştirsin. Yabancı sermaye altına girsin ve milli futbolcuları maaşa bağlasın!”
Çünkü Milli Takım’a edilen küfürlerin nereye gittiği bilinmiyor. Bu böyle gitmeyecek belli ki! Tribün Volkan Demirel’e, Volkan da tribüne ana avrat söverse; Emre Belözoğlu, Volkan’ı sakinleştirmek amacıyla tribüne söver sayarsa, bu iş bitmiş demektir.
Son zamanlarda fazlaca söylediğim ve tepki gören bir söz var: “Milli Takımı sevmiyorum!” Sevenleri gördük, ana-bacı dümdüz maaşallah! Bu şekilde seveceklerine, benim gibi sevmesinler daha iyi!
Bir an önce özümüze dönmemiz gerek. Türk ahlakını, Türk gücünü geri kazanmalıyız. Duygularımızı geri kazanmalıyız. Hırvatistan kazanır diye bahis oynayıp da para kazandığında, kendi Milli Takımı adına zerre kadar üzülmeyen arkadaş! Sana sesleniyorum; YAPMA!
Hırvatistan’a kendi sahamızda farklı kaybetmemiz zerre kadar koymadı bana. Ama kırmızı beyaz giyinmiş, göğsünde Türk Bayrağı taşıyan adamlara edilen küfürler kulaklarımı yırttı! Kalbimi yaraladı!
Şimdiye kadar işin ahlaki boyutundan bahsettik. Ancak Sayın Guus Hiddink, Gökhan Töre’yi, Ömer Toprak’ı hiç mi izlemiyor da bu adamları yedek soyunduruyor? Yorgunlardan, sakatlardan geçilmiyor. Şans ver bu adamlara!
Çok belli ki TFF lokmaları küçük küçük götürürken, lafları büyük büyük sallıyor.
Türk Futbolu bu değil! Türk olmak, hiç değil.
Çıkalım Zagreb’de 5-0 kaybedelim, ama adam gibi bir takımla, adam gibi bir taraftarla…
Küçük bir not:
Öte yandan çok kıymet verdiğim Hocam Bülent Korkmaz, KDÇ Karabükspor ile anlaştı. İki taraf için ve Türk futbolu için hayırlı olmasını temenni eder, Bülent Hocam’a başarılar dilerim.