Kadıköy’de yaşamak ayrıcalıktır… Kadıköy’ü en iyi anlatan ve yerel yönetimin sloganı haline gelen bu cümle, reel hayatta bazen karşılığını bulamayabiliyor. Sosyal imkansızlıklara rağmen gençler, hobilerinin peşinden koşarak istediğini elde ediyor.
Muhammet Burak Çolak, Muhammet Ali Özbek ve Arda Başar Özağdaş, küçük yaşlardan itibaren atıcılık sporuyla ilgilenmeye başlamış. Ancak Kadıköy’de bu atıcılık üzerine sosyal tesisler ve imkanlar bulamayınca, çevre ilçelere gitmek zorunda kalmışlar. Gerek eğitimleri, gerekse aile düzenleri nedeniyle sıkça Kadıköy dışına çıkamayan gençler, hobilerini bırakmak yerine hayallerinin peşinde koşmayı tercih etmiş.
YETENEKLER MÜZİK, RESİM VE FUTBOL İLE SINIRLI DEĞİL…
Türkiye’nin kronik sorunları arasında yer alan “spor algısının” Kadıköy’de de hâkim olduğunu düşünen gençler; “Kadıköy, sosyo-kültürel imkanları açısından Türkiye’nin birçok ili ve ilçesinden önde… Ancak, buna rağmen Kadıköy’de ciddi eksikleri hissediyoruz. Atıcılık sporu, atalarımızdan bugüne bizlere miras… Yarım milyon nüfusu olan ilçemizde bu yönde bir tesislerimiz, yeterli çaba yok. Sadece atıcılık üzerine değil, yüzme sporunda da benzer sorun var. Yüzücülerimizin Kadıköy dışında eğitim yapmasından da utanmalıyız. Biz gençlerin geleceğine yatırım istiyoruz” diyerek, yerel yönetimlerin bu yönde hassasiyetinin artması gerektiğini ifade etti.
SANAT CENNETİ KADIKÖY…
Muhammet Burak Çolak; “Kadıköy sanat cenneti… Müzik ve resim gibi sanatsal branşlarda ciddi oranda ilerledik, ancak biraz da spora yatırım yapmalıyız. Hobilerle birleşen spor dallarının gelişmesini sağlamalıyız. O zaman ayrıcalıklı olduğumuzu daha iyi hissedeceğiz. Bizler, atış yapmak için İstanbul’da ilçe ilçe gezmekten yorulduk” şeklinde konuştu.
KENDİ KENDİLERİNİ GELİŞTİRDİLER…
17 yaşlarındaki Muhammet Burak Çolak, Muhammet Ali Özbek ve Arda Başar Özağdaş, meraklarını eyleme dökünce atıcılık alanındaki başarıları gün yüzüne çıkmış. Dal parçasının ortasına sıkıştırdıkları plastik parayı her seferinde başarıyla vuran gençler, daha profesyonel ortamlarda antrenman yapmayı hak ediyor. “En sakin noktayı seçiyor, güvenlik önlemlerimizi alıyoruz. Minik saçmalar ile gerçek olmayan hedefleri tercih ediyoruz. Ancak herkesin özgürce kullanabileceği, düzenli bir poligonda atış yapmamız, gelişimimiz için daha yararlı olurdu” diyen üç arkadaş, yerel yönetimlerin çağrılarını dikkate almalarını istiyor.