Ak Parti Kadıköy İlçe Başkanlığı’nın 5 yılı aşkın bir süredir başarı ile sürdürdüğü ve Kadıköy’de artık bir marka olan “Fasl-ı Siyaset” programlarının Mayıs ayı konuğu, Mahir Kaynak’ın kızı Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan idi.
BY OTELL’de yapılan programın konusu “Türkiye’nin dış politikalarına bakış” başlığı altında olunca, katılım da oldukça yoğun oldu.
Ak Parti Kadıköy İlçe Teşkilatı’nın Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı Nimet Kirişçi’nin açılış konuşmasının ardından başlayan programda, Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’ndan sonra Türkiye’nin ciddi bir değişim içine girdiğini, akademisyen olduğu için dünya akademisyasına hitap ettiğini vurguladı.
Atılan her adım bilinçli ve sistematik bir şekilde, Türkiye’nin yararına atılıyor…
Prof. Dr. Deniz Ülke Aıboğan konu ile ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “Ahmet Davutoğlu, komşularımızla aramızdaki problemi sıfıra indirdi. Bakmakla görmek arasında fark vardır. İşte Ahmet Davutoğlu, baktığını gören bir insan. Baktığını görünce de önemli işler kaydediyor. Sizde bir bakın, komşularla problemler ortadan kalkınca neler oluyor diye. Yunanistan ile dost olduk. Yunanistan üzerinden Balkanlara, Adriyatik denizine bir koridor açıldı. Suriye ile vizeleri kaldırdık. Irak ve İran ile tam bir mutabakat içindeyiz.
Bu bize Doğu’ya açılan yolun kullanılmasını sağlayacak. Ermenistan ile anlaşmazlıkları çözdüğümüz zaman, Türk devletleri koridoru açılacak. Bu şunu gösteriyor; atılan her adım bilinçli ve sistematik bir şekilde, Türkiye’nin yararına atılıyor. Zeminden kaynaklanan faktörler dış politikaları belirler. Buna eksen kayması da diyebiliriz. Şu anda İsrail bir eksen kayması yaşıyor ve Amerika ile problemliler. Sözde Ermeni katliamı konusunda Türkiye’nin son yüz yılda yapmış olduğu en önemli dış politikası, ‘Tarih Komisyonu’ kurulması teklifidir.”
Ermeni, Kürt ve Kıbrıs sorunları dış ülkeler tarafından markalaştırılmıştır…
Ülke Arıboğan dış ticaret konusunda ise; “Markalaşmak çok önemlidir. Markalaşmak demek, sanayici ve pazarlamacının iknası demektir. Sanayi toplumları değer üretmiyor, mal üretiyor. Ürettikleri malları marka olarak piyasaya sürüyorlar. Bizler de önü açık çizmeleri marka diye alıp, kış günü giyiyoruz. Düşünebiliyor musunuz? Ermeni meselesi, Kürt ve Kıbrıs sorunu dış ülkeler tarafından markalaştırılmıştır.
Cumhurbaşkanımızın Afrika ve Uzakdoğu gezilerinin nedeni, ticari anlamda dışa açılmamızdır. Türkiye’nin en büyük şansı, ekonomik kriz sürecinde Avrupa Birliği üyesi olmamasıdır. AB, üyesi olmamız için bize belki de yalvaracak. Biz girecek miyiz, girmeyecek miyiz onu düşüneceğiz. Çünkü Türkiye, yükselen değer ve önümüz açık” diyerek, bu konudaki görüşlerini dile getirdi.
Yükselen değeri ile Türkiye model ortak konumunda…
Avrupa Birliği hakkında da görüşlerini dile getiren Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan; “Yükselen değeri ile Türkiye model ortak konumunda. Türkiye’nin Müslüman ve laik bir ülke olması en büyük avantajıdır. Ahmet Davutoğlu bu avantajımızı çok iyi kullanıyor. Bunun sonuçlarını görmek için yurtdışına çıkıp oradan Türkiye’ye bakın. Ne kadar güçlü bir devlet olduğunu görürsünüz” dedi.
Daha sonra, soru cevap kısmında iç siyaset hakkında kendisine sorulan bir soru üzerine Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan; “Ak Parti kendi içerisinde devinimini sağlayabildiği için başarılı. Muhalefet bırakın devinim yapmayı, kendi içinde bile kavga etmekten politika üretemiyor” diyerek konuşmasını tamamladı.