Beni takip edenler, bu başlığı okuduklarında “Ahmet Vefik Hoca, İstanbul’un giderek kötüleşen ulaşımı için hazırladığı Çemberler Sistemi Projesi’ni anlatıyor yine” şeklinde düşünecekler, ancak yanılacaklardır. Bu kez, dünya üst düzey platformlarında tartışılmaya başlanan “Büyük Çember Hava Hatları”nı tanıtmak istiyorum. Büyük Çember Hava Hatları, dünya çevresini takip ediyor ve yeryüzündeki iki nokta arasında en kısa mesafeyi tarif ediyorlar.
En az yakıt ile hızlı uçuşlar…
Yeni yeni şekillenen Avrupa Salınımlar Alışveriş Sistemi (EU ETS European Emissions Trading System) altında, uçakların karbon salınımı denetlenerek vergilendirilecektir. Bu durumda Büyük Çember Hava Hatları’nı takip eden uçuşlar, en az yakıt ile hızlı uçuşlar olmalarına ilaveten, en az vergi ödeyen uçuşlar olacaklardır.
İkinci konu ise, hangi Büyük Çember’in en yüksek potansiyele sahip olacağıdır. II. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa başkentleriyle ABD’nin doğu kıyısını, özellikle Boston, New York, Philadelphia ve Washington DC’yi birbirine bağlayan Londra-New York hattı, en güçlü hava kanallarından bir tanesi olarak belirmişti.
Şimdi bu hava hattının doğuda İstanbul’a, batıda Mexico City’ye uzantısına dikkat çekmek istiyorum. Bu çizgi üzerinde Viyana, Frankfurt, Londra, Dublin, Boston, New York, Philadelphia, Washington DC, Atlanta ve New Orleans şehirleri yer almaktadırlar.
Turistik ve ekonomik açılardan büyük bir sıçrama…
Özetle, çok önemli merkezleri birleştiren bu hat üzerinde çalışan bir havayolu şirketi, çevreye verdiği zararı en düşük düzeyde tutarken, en ekonomik ve hızlı uçuş hizmetini verebilecektir. Havayollarımız, bu hattı şimdiden dikkate alıp altyapıyı hazırlarlar ise; İstanbul ve Türkiye, turistik ve ekonomik açılardan büyük bir sıçrama yapabilir.
Önümüzdeki yıllarda küresel pastadan iyi bir pay alabilmek için, devlet ve özel havayollarımızın İstanbul – Mexico City Büyük Çember Hava Hattı’na şimdiden sarılmalarıdırlar.
Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp
Y. Müh. Mimar Kentbilimci