Beşiktaş’ın oynamış olduğu oyun içerisinde, kilit oyuncularının önemi bir kez daha anlaşıldı. Her takımın kuşkusuz sahaya çıkan kadrosu, oyun düzeninin kusursuz bir biçimde iyi işlemesi için esas teşkil eder. Ancak bu, Beşiktaş’ta biraz daha fazla…
Belki takım Fenerbahçe maçında rakip kaleye istediği kadar gidemese de, oyun içinde ve ortasahada devamlılık ve dayanıklılık açısından pek de kötü değildi. Ancak gol yollarında forvetleri buluşturma konusunda etkisiz kaldıkları da gözlerden kaçmadı.
Bu takımda Holosko’nun yüzde yüz formasını geri alması şart. Hızlı, kurnaz ve rakip forvetleri peşine takıp sürükleyecek kadar oyun zekâsı olan bir forvete devamlı forma vermeniz gerekir. Maalesef, Holosko istediği şartları bir türlü bulamamakta. Bu da ister istemez oyun kalitesine yansıyor. Fenerbahçe maçında sürpriz kontratak girişimleri bile, ortasahadan verimli bir biçimde başlamadığı için eriyip gitti.
Carvalhal’in Fernandes ve Simao’nun oyun içindeki misyonunu paylaştırması gerekli. Kanatlarda Veli’nin oyuna katkısı ve ısınması şart… Ancak ortasahada oyunu rahatlatıcak, geniş alanlara yönlendirecek bir yerli oyuncunun olması, özellikle Quaresma’nın yokluğunda çok iyi olurdu. Bu anlamda, Gaziantespor’dan Trabzonspor’a geçen Olcan Adın keşke alınabilseydi demeden geçemeyeceğim. Bu çocuğun geleceği çok parlak… Çünkü sürekli kendisine katabiliyor.
Braga maçında ideal 11’e yakın bir kadro düzeni ortaya konunca, güzel sonuç da kendiliğinden geldi. Zaten Sivok’un her zaman böyle gol araması gerektiğini söylemiştik. Braga maçında takım çok önemli bir deplasman galibiyeti aldı. Ancak yine de bu galibiyet Beşiktaş’ın istenilen futbolu oynayabilmesi için bir tarih vermiyor. Carvalhal, iyi bir antrenör ve taktisyen. Takımın daha istikrarlı oynaması için bir şeyler yapmalı.
Çünkü Galatasaray, daha öncede anlattığımız gibi eski Galatasaray değil…
https://twitter.com/#!/oguzakdeniz