Kadıköy son yılların en ilginç gelişmelerini yaşıyor. Rıhtım’da Karadeniz ezgileriyle öne çıkan, sokak müziğinin sevilen temsilcileri Grup Sümela ve Grup Livadi’nin enstrümanları zabıta ekiplerinin müdahalesi ile alındı, sanatçıların şarkı söylemeleri engellendi. Sadece metrelerce uzakta vergi kaçırarak devleti zarara uğratan, Kadıköy’ün göbeğine tezgah açan kaçak telefoncular ise satış yapmaya devam etti. Kadıköy Life objektiflerine yansıyan görüntüler; “Bu nasıl adalet” dedirtti.
Grup Sümela’nın solisti Şafak Uyanık ve Grup Livadi’nin solisti Eren Can Maşalacı, “Zabıta terörüne hayır, herkese eşit müdahale, müzik haktır” diyerek ekip arkadaşları ve destekçileri ile birlikte Haldun Taner Sahnesi yanında şarkı söylemelerinin engellenmesini, Kadıköy Life objektiflerinde protesto etti. Vapurlarda enstrüman çalmanın yasaklanmasının hemen ardından Kadıköy Rıhtım’da yaşanan gelişmeye dikkat çeken Uyanık ve Maşalacı; “Biz kötü bir şey mi yapıyoruz? Sokaklar müzik ile güzel, nasıl olur da engelleniriz anlayamıyoruz. Bizler sokak sanatçıları olarak gelişigüzel arabalarının hoparlörlerini açanlardan değiliz. Herkes memnun ve mutlu. Çoğu kez tulumun, gitarın ve kemençenin arkasına takılarak bizi izleyen herkes horona, halaya katılıyor. Bunu çok gördüler. Taksim’de ya da Beşiktaş’ta böyle bir engelleme görebilir misiniz? İçine düştüğümüz durum Kadıköy’e yakışmıyor” diyerek sanatseverlerden destek istedi.


Sokak müzisyenleri Kadıköy dokusunun en önemli ayrıntıları arasında yer alıyor. Müzisyenlerin her ezgisinde Rıhtım, daha da canlanıyor.
KADIKÖY RIHTIM’DA NELER OLUYOR?
Sanat ve sanatçının merkezi Kadıköy, özellikle Anadolu Yakası genelinden gençlerin çekim merkezi özelliğini taşıyor. Zamanlarını gereksiz ve zararlı alışkanlıklar yerine müzik ile dolu dolu geçiren, Kadıköy’ün dokusuna zenginlik katan gençler bir hayli dertli. Haldun Taner Sahnesi önündeki müdahalenin İstanbul Büyükşehir Belediyesi zabıta ekipleri tarafından gerçekleştirildiğini belirten gençlerin bir kısmı, Kadıköy Belediyesi’nden de bazı zabıta görevlilerin müdahaleye katıldığını iddia etti. Müzik grupları, sosyal medya hesapları üzerinde de iddialarını kamuoyu ile paylaştı.


Rıhtım’da kaçak telefon ve kaçak sigara tezgahları kaldırım üstlerine, vatandaşların sık geçtiği noktalara yerleştiriyor. Çoğu kaçakçının peynir ekmek gibi yasa dışı ürünler sattığı biliniyor. Bu manzaralar, enstrümanları ellerinden alınan sokak sanatçılarından sadece birkaç metre ötede yaşanıyor.
ADALET BÖYLE Mİ SAĞLANIR?
Vatandaşların güle oynaya halaylarına katılıp alkış tuttuğu müzisyenler engellenirken, aynı saatlerde sadece müzisyenlere metrelerce uzaklıkta tezgah açıp kaçak telefon satan kamu zararcıları, yine ara sokaklarda kaçak sigara satıcıları ticaretlerine devam ettiler. Müzik sustu, kaçakçılar kazandı. Kaçak telefonların ekonomiye ciddi zararı olduğu biliniyor. Aynı zamanda terör odaklarının kaçak sigara satıcılığı ile ekonomik kazanç sağladığı da kayıtlar arasında yer alıyor. Yollara gelişigüzel açılan her tezgah ise, zabıta görevlilerinin sorumluluk alanında yer alıyor.
DESİBEL KURALLARINI AŞMANIN ZARARLI OLDUĞU BİLİNİYOR…
Kamuya açık alanda desibel sınırının aşılarak sokak müziğinin yasak olduğu, kamu kuralları arasında yer alıyor. Ancak yıllardır Rıhtım’ın tanınan yüzü haline gelen sanatçıların, arabalarının hoparlörünü açarak aşırı gürültü kirliliği yapan kişiler ile aynı kefeye konması, tartışmaları da beraberinde getirdi. Grup Sümela ve Grup Livadi; “Sebep ne olursa olsun müzisyenin enstrümanına el konulabilir mi? Bu hakkı onlara kim veriyor? Hakkımızı sonuna kadar arayacağız, müzisyenler susmaz, şarkılar türküler susmaz, horonlar halaylar bitmez” mesajı verdi. Müzisyenler, önümüzdeki günlerde ses getirecek eylemler ile sanata sahip çıkılması yönünde protesto gösterileri düzenleyeceklerini açıkladı.