Koroner arter hastalıklarının ortaya çıkmasında önemli risk faktörlerinden biri olan stres, günümüzde özellikle gergin bir iş ortamında çalışan ve önemli karar veren kişilerde ön plana çıkıyor.
Hisar Intercontinental Hospital Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Mustafa Güler ile kalp sağlığında stresin oynadığı rolü konuştuk:
Koroner arter hastalığının oluşmasında değiştirilebilir risk faktörlerinden biri olarak sayılan stresin azaltılmasına dair bilincin artmasına rağmen, koroner bypass ameliyatı uyguladıkları hastalarda, risk faktörlerinden stresi çok daha sık tespit etmeye başladıklarının altını çizen Doç. Dr. Güler, şu açıklamalarda bulundu:
“Modern çağın çalışma şartlarında bireyler daha hızlı, hatasız, yaratıcı olmaya zorlanıyor ve bireyden beklentiler artıyor. Stres, belirli seviyede kişiyi motive eder ve verimliliği artırır. Fakat derecesi artarak devamlılık arz ederse, zararlı olmaya başlar. Stres ile birlikte kanda kortizon ve adrenalin gibi bazı hormon seviyeleri artarak; terleme, ellerin titremesi, nefes alıp vermede güçlük ve ağız kuruluğu gibi belirtiler görülür. Stres altında en önemli kalp ve dolaşım belirtileri, çarpıntı ve tansiyonun yükselmesidir. Bu faktör, kısa sürede bile bu denli değişiklikler yaparken, bunun iş stresindeki gibi aylar,yıllar boyu sürdüğünü düşünecek olursak, bireyin kalp ve damar hastalıkları yönünden sağlıklı kalabilmesi çok zorlaşır.
Kronik stresin getirdiği uykusuzluk, sinirlilik, aşırı yeme ve kilo alma, sigara ve alkol kullanımında artma, kalbe zarar veren faktörlerdir. Bu yüzden stresle başa çıkmayı başarırsanız, kesinlikle çoğu risk faktörünü de ortadan kaldırma şansına sahip olursunuz. Farklı işler, elbette farklı şiddette stres oluş
turabilir. Fakat yapılan çalışmalar göstermiştir ki, aslında stresi oluşturan kişinin kendisidir. Bazı bireylerin çok riskli işlerde çalıştıkları halde stres altında olmadıkları, son derece risksiz işlerde çalışan kimi bireylerin de aşırı stres tarif ettikleri bilinir.
Çoğu zaman da koşullar insanı strese sokarak hasta edebilir. Danimarka’da otobüs şoförleri üzerinde yapılan bir çalışmada, yoğun trafikte çalışanlar ile daha şehir dışı bölgelerde çalışan şoförler 2 grupta incelenmiş, yoğun trafikte çalışanlarda kalp krizi geçirme oranının daha yüksek olduğu görülmüştür. Çalışan kadınlarda da iş stresinin, kalp damar hastalıklarının artışına neden olduğunu gösteren çalışmalar vardır. ABD’de yapılan çalışmada, Albert ve arkadaşlarına göre stres faktörünün yoğun olduğu işlerde çalışan kadınlarda, kalp damar hastalıklarına yakalanma oranı % 38 fazla olarak görülmüş.”
Kalp sağlığınızı korumak için…
– Öncelikle stresin kalp sağlığınıza zarar verdiğinin farkında olun.
– Stres kronik hale gelirse tüm kalp damar hastalıkları risklerini de beraberinde getirir. Unutmayın!
– Stresle başa çıkmayı öğrenin. Tek başına yetersiz kalıyorsanız profesyonel yardım alın.
– Aşırı yemek yemek ve kilo almak, uyku düzensizlikleri, sigara ve alkol kullanımda artış, hipertansiyon, taşikardi (nabzın hızlanması) şeker intoleransı stresle tetiklenebilir unutmayın!
– Koroner bypass ameliyatı sonrası sağlığınıza kavuşsanız bile stres faktörünü ortadan kaldıramazsanız aynı riskler devam eder.
