Her yıl Mart ayı sonunda veya Nisan ayının ilk haftasında kutlanan Sakura Festivali, geçen yıldan itibaren Ataşehir Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde de kutlanmaya başlandı.
Bu yıl birkaç gün gecikmeyle 9 Nisan Cumartesi günü, Ertuğrul Şehitleri’ni anma günü ile birlikte gerçekleştirilen kutlama, Japonya’nın yaşadığı felaket ile de birleşince hüzünlü bir kutlamaya dönüştü.
Kutlama öncesinde Zaman Gazetesi muhabirlerinden Jülide Karahan, Sakuralar ile ilgili oldukça etkileyeci bir yazı yazdı. Yazısına, “Memleketleri Japonya bunca felaketle karşılaşmışken ve daha buncası kapı eşiğindeyken, onların ferah ferah açması olmazdı. Olmadı da…” diye başlayan Jülide Karahan, şöyle devam ediyor:
“Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’ndeki sakura ağaçları (meyvesiz kiraz ağacı) bir türlü adamakıllı çiçeklenemedi. Bir ara (Mart ortasında) güneş görünüp, toprak ısınıp, su yürüdüğünde serpilecek gibi oldular; ama hemen akıllarını başlarına toplayıp durdular. Belki de duydular. Hem kötü haberleri, hem tembel soğukların ayak seslerini…”
Bahçe sorumlularından Salih Kanoğlu ise, “Şu anda hepsi çiçekli olmalıydı” diyor ve ekliyor: “Çiçekler doğru düzgün açmadan dökülecekler diye korkuyoruz. Çünkü yapraklar çıkmak istiyor alttan. Hava da bir türlü ısınmadı. Bakalım…”
“Nispeten iyi haberler geliyor diye, nispeten açarlar belki…” diyoruz. “Hiç olur mu?” ile başlayan cevabımızı alıyoruz: “Bitki neden çiçek açar? Neslini devam ettirmek için… Sıcak havalar değil, börtü böcektir aslında beklediği ki taşınsın polenleri…”
Sakuraların İstanbul’da işi ne?
Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’ndeki ağaçlar çok minik daha… Boyları 2-3 metre ya var, ya yok. Türkiye’ye 6 yıl önce geldiler; Türk-Japon dostluğuna katkı için… Hatta tam olarak, 1890’da Japonya’ya yaptığı yardım ziyareti dönüşünde tayfuna yakalanarak batan Ertuğrul Firkateyni ve orada şehit olan 527 asker anısına…
Ağaçları tüm dünyaya yaymayı teşvik eden Japon Sakura Vakfı, o kadar sayıda ağacı İstanbul’a yolladı. Ağaçlar, bahçenin Ertuğrul Adası’na dikildi. Her şehit için bir ağaç… Hepsinin üzerinde tek tek künyeleri; Teğmen Tahsin anısına, Teğmen Mehmet anısına… Bir de anıt; üzerinde tüm şehitlerin isimleri ve firkateynin resmi…
Ertuğrul Şehitleri’ni anma töreniyle başladı…
İlki geçen yıl 3 Nisan’da, Ataşehir Nevzat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde gerçekleşen Sakura Festivali, 9 Nisan Cumartesi günü Ertuğrul Şehitleri’ni anma ve Deniz Kuvvetleri bando dinletisiyle başladı.
Japon Büyükelçiliği ekibi ve İstanbul’da yaşayan Japon vatandaşların davetli olarak katıldığı festivalde, Karadeniz ve Gürcü müziğinin güçlü sesi Bayar Şahin ve grubu da sahne aldı.
Bayar Şahin’in Artvin’de bir otogarın çöplüğünde bulup sakladığı “Gelinciklerimi İstiyorum” isimli şiiri okumasının ardından, Ali Nihat Gökyiğit başta olmak üzere konuklarca ayakta alkışlanması, hayli duygulu anların yaşanmasına sahne oldu.
Yusuf İnanç isimli bir orman mühendisi tarafından yazıldığı anlaşılan şiir, “Dokunduğunuzda güzelliğinin büyüsü kaybolacak endişesi yaşıyan gelinciklerimi geri istiyorum. Armutlarımın en iyisini layık gördüğüm ayılarımı geri istiyorum. Kümesimden en semiz tavuklarımı çalan tilkilerime bile razıyım…” diye başlıyordu.
Ömür kısa; ağaçlar farkında…
Sakura ağaçlarının Japon kültürü için oldukça farklı bir yeri olduğuna değinen Jülide Karahan; “Onlar açtığında hayat yeniden başlıyor Japonya’da. Park ve bahçelere akın etmeler, festivaller, şenlikler, konserler, çiçek izleme günleri…” diyor.
Koramiral Bülent Bostanoğlu da katıldı…
Ataşehir NGBB’de düzenlenen törene, Japon Konsolosluğu ile birlikte Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Deniz Eğitim ve Öğretim Komutanı Koramiral Recep Bülent Bostanoğlu da katıldı…
Türkiye’de yaşayan Japonlar, geleneksel kıyafetleri kimano ile festivale katıldılar…
Festivalin renkli anlarını oluşturan etkinliklerden biri de, Türkiye’de yaşayan Japonların geleneksel kıyafetleri kimano ile kutlamalara katılmalarıydı. Japonlar, ayrıca bireysel olarak çocuklarını da park içinde gezdirerek güzel bir gün geçirdiler…