Ünlü opera sanatçısı Primadonna Leyla Demiriş, Kadıköy Süreyya Operası’nda düzenlenen törenin ardından toprağa verildi.
Törende gözyaşlarını tutamayan Demiriş’in kızı Arzu Demirer, annesinin hayatının sadece operadan ibaret olmadığını dile getirerek; “Operaya sadece şarkı söylemek için gelmiyordu. Türk operasını iyi yerlere getirmek için çok çalıştı. Vefat edene kadar, yetiştirdiği isimlerin doğru tekniklerle söylemeleri için uğraştı. Babamın eserlerinin yaşaması için çok uğraştı” dedi. Arzu Demirer’in oğlu Ada Demirer de; “Anneannemi çok seviyorum. Onu hiç unutmayacağım, gelecekte onun eserlerini yaşatacağım” şeklinde konuştu.
GÖREV ALDIĞI BÜTÜN ESERLERİN HAKKINI VERDİ…
Törene katılan eski İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdürü Kerim Soysal ise, Leyla Demiriş’in başarılı bir opera sanatçısı olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti: “Görev aldığı bütün eserlerde başrolleri söyledi. Gerçekten hakkını verdi. İnanılmaz nüansları çok kolaylıkla yapabilen, bu yüksek başarısı karşısında tevazuyla yaşayabilen ender sanatçılarımızdandı. Böyle bir değer İtalya’da, Fransa’da olsaydı, bugün birçok pop sanatçısından daha fazla ismi geçerdi. Temennim odur ki büyük Türk milleti, Leyla gibi sanatçıların yetişmesine vesile olan bir yaşam tarzını seçer.”
SEVENLERI YALNIZ BIRAKMADI…
Törene Ender Arıman, Engin Serdar Öztürk, Engin Uludağ, Otilia İpek ve opera sanatçılarının yanı sıra sanatçının ailesi, öğrencileri ve dostları katıldı. Törende ayrıca, 71 yaşında yaşama veda eden Demiriş’i anlatan bir video gösterildi. Sanatçının cenazesi, daha sonra Teşvikiye Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.
GENÇ SANATÇILAR YETİŞTİRİYORDU…
Genç yaşta kaybettiğimiz, Türkiye operasının büyük ustası, Devlet Sanatçısı, dünyaca ünlü bestecimiz merhum Okan Demiriş ile evli olan Leyla Demiriş, son olarak yıllar içinde edindiği birikimlerini genç yeteneklerle paylaşıyor ve geliştirdiği şan teknikleri ile birçok sanatçı yetiştiriyordu.


Törende gözyaşlarını tutamayan Primadonna Leyla Demiriş’in kızı Arzu Demirer, annesinin hayatının sadece operadan ibaret olmadığını dile getirerek; “Operaya sadece şarkı söylemek için gelmiyordu. Türk operasını iyi yerlere getirmek için çok çalıştı. Vefat edene kadar, yetiştirdiği isimlerin doğru tekniklerle söylemeleri için uğraştı. Babamın eserlerinin yaşamadı için çok çalıştı” şeklinde konuştu…