Dünya çapında en yaygın görme bozukluğu olan miyopi çocuklarda da görme bozukluğunun en önde gelen nedeni olarak karşımıza çıkıyor. 2010 yılında dünya nüfusunun yüzde 27’sinde miyopik kırma bozukluğu mevcuttu. Bu oranın 2050 yılında yüzde 52’ye kadar çıkacağı ve yüksek miyopi oranının da yüzde 10’lara ulaşacağı tahmin ediliyor. Yüksek miyopinin sadece basit bir kırma kusuru olmadığını ve beraberinde diğer göz bozukluklarına da neden olabildiğini belirten Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “Yüksek miyopi değerlerine sahip olan bir kişi ilerleyen yaşantısında katarakt, glokom, retina yırtığı/dekolmanı ve sarı nokta hastalığına çok daha sık yakalanıyor. Erken teşhis için ailelere bu konuda büyük görev düşüyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Günümüzde dünya nüfusunun neredeyse dörtte biri görme sorunları yaşıyor. Çağımızın en yaygın görme problemleri arasında ise miyopik kırma kusuru yer alıyor. Okul çağındaki 7 ile 10 yaş arasındaki çocuklarda belirtilerine sıklıkla rastlanılan en yaygın göz bozukluklarından biri olan miyopi bozukluğu arttıkça yetişkinlik döneminde de diğer etkileri görülebiliyor. Çocukların göz sağlığının korunmasında ise ailelere büyük görev düşüyor.
2050 YILINDA DÜNYA NÜFUSUNUN YARISI MİYOP OLACAK
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2019 yılı Dünya Görme Raporu’nu hatırlatarak miyopininin bir epidemi olarak nitelendirildiğini de belirten Göz Hastalıkları ve Retina Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “WHO’nun yayınladığı rapora göre küresel olarak 2,2 milyar insan görme bozukluğu ya da görme kaybı yaşıyor. Bu hastalardan 1 milyardan fazla kişinin tedavi ile sağlığına kavuşabileceği belirtilirken, diğer 1 milyar insanın ise sorunun çözümü için harekete geçilmediği ortaya konuyor. Yapılan araştırmalar neticesinde 2050 yılında ise dünya genelindeki miyopik hasta sayısının 1,4 milyar kişiden 5 milyar gibi ürkütücü bir sayıya ulaşacağı tahminleri de yapılıyor. Bu sayı ortalama olarak dünya nüfusunun yarısına eşit.” açıklamasında bulundu.
“YÜKSEK MİYOPLUK KARMAŞIK BİRÇOK HASTALIĞA NEDEN OLABİLİR”
Yüksek miyopik (-5 diyoptri üstü) değerlerine sahip olan bir kişinin ilerleyen yaşantısında katarakt, glokom, retina yırtığı/dekolmanı ve sarı nokta hastalığına çok daha sık yakalandığını açıklayan Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “Belirtiler hissedildiğinde her zaman önceliğimiz bir göz doktoruna başvurmak olmalı. Unutmamalıyız ki gerekli önlemleri almadığımız taktirde uzun vadede bu göz hastalıkları görme kaybına sebep olmaktadır. Yüksek miyopi, aynı zamanda karmaşık birçok göz hastalığının görülme riskini artırmaktadır.” dedi.
“YÜKSEK MİYOPİDE IŞIK ÇAKMASI, GÖRMEDE ANİ BULANIKLIK, EĞRİ GÖRME GİBİ BELİRTİLERE DİKKAT”
Özellikle ilerleyen yaşla ve daha yüksek miyopi derecelerinde diğer önemli göz hastalıklarına dikkat çeken Göz Hastalıkları ve Retina Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, göz içi jelindeki yapısal değişikliklere bağlı olarak gelişen, gözde ışık çakmaları, merkez görmede ani gelişen bulanıklık, karanlık görme, çizgileri eğri görme veya etrafı perdeli, koyu tonda görme, görme alanında daralma gibi şikayetler olduğunda en kısa sürede göz ve retina muayenesinin dikkatle yapılması gerektiğini vurguladı. Bunların özellikle yüksek miyopide daha sık rastlanan ve en kısa sürede tedavi edilmediğinde kalıcı görme kaybına yol açabilecek retinada yırtık, dekolman, sarı noktada delik ve yeni gelişen damarlanmaların ön bulguları olabileceğini; zamanında ve yetkin tedaviyle görme kaybı önlenebileceğini belirtti.
ÇOCUKLARDA MİYOPİ BELİRTİLERİ FARK EDİLEBİLİR
Çocukların görme sorunu yaşadıkları konusunda çok farkında olamayabileceğinin altını çizen Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “Çocuklarımızda miyopinin belirtilerini ailelerin fark etmesi mümkün. Görme problemi yaşayan çocuklarımızda, gözleri kısarak bakma, uzaktaki objeleri veya televizyonu görmek için yakınına gitme eğilimi, sıklıkla baş veya göz ağrısı şikâyeti gibi belirtiler görülebilir. Rutin göz kontrolleri ile çocuklarda başta miyopi olmak üzere diğer görme problemlerinin de önüne geçilebilir.” değerlendirmesinde bulundu.
“20 DAKİKALIK BİR AKTİVİTEDEN SONRA 20 SANİYE UZAĞA BAKILMALI”
Pandemi döneminde çocukların dijital cihazlarla daha uzun süre zaman geçirme alışkanlıkları geliştirdiklerini belirten Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:
“Teknolojinin gelişimi elbette hepimiz için büyük kolaylıklar sağlıyor. Pandemi döneminde teknolojik imkanlarımız neticesinde çocuklarımız eğitim süreçlerini uzaktan gerçekleştirerek bu zor dönemde dahi bilgi gelişimlerini sürdürdüler. Öte yandan, gözlerin başka bir noktaya odaklanmadan uzun süre yakında bir noktaya odaklandığında deneysel çalışmalarda geçici olarak göz aksının uzadığı tespit edildi. Bu verileri göz önünde bulundurarak, 20 dakikalık bir yakına odaklanarak telefon, tablet gibi bir aktivite yapıldıktan sonra, en az 20 saniye uzak bir noktaya bakmak göz kaslarının rahatlamasına olanak sağlıyor.
“AİLELERİMİZİN BU DAVRANIŞI ÇOCUKLARIMIZA AŞILAMASI ÖNEMLİ”
Gelişen teknoloji ile artık çocuklarımız hem okullarında hem de ev ortamında dijital araç gereçlerle eğitimlerini iç içe sürdürmeye devam ediyor. Ailelerimizin bu davranışı çocuklarımıza aşılaması da onların göz sağlığının korunmasında önemlidir.
“GÜNDE EN AZ 2 SAAT GÜNEŞ IŞIĞI GEREKLİ”
Günde en az 2 saat güneş ışığı göz sağlığının korunması açısından gerekli koşul olarak bulunuyor. Dolayısıyla çocuklarınızla dışarıda daha çok zaman geçirmeniz için aktiviteler planlamanız hem onların sosyal gelişimi için hem de göz sağlığı için büyük önem taşıyor. Okuma ve ekran aktiviteleri yapılırken oda aydınlık olmalı, mutlaka arka planda ışık olmalıdır. Yine çocuklar en az 30 santimetreden bakmalı; ideal olarak da okuma pozisyonunda oturmalıdırlar.
“ÇOCUKLARDA MİYOPİ İÇİN STANDART TEDAVİ GÖZLÜKTÜR”
Çocuklarda miyopi için standart tedavi gözlüktür. Göze giren ışığın sinir tabakası olan retinada odaklanabilmesi için ince kenarlı bir mercek kullanılır. Çocuklar bu sorumluluğu üstlenecek kadar olgunlaştıktan sonra kontakt lensler, yine göz doktorlarının onayıyla bir seçenek olarak değerlendirilebilir.
Gözlük ile buluşturulan çocuklarımız görme sorunları netleştiği için gözlüklerini sahiplenmektedirler. Ayrıca yoğun sportif aktiviteler içerisinde bulunan çocuklarımızın kullanabileceği darbe anında kırılmayan, göze zarar vermeyecek cam çeşitleri de mevcuttur.
