2009-2010 ve 2011 sezonlarında yoğun ilgi gören ve Yıldız Kenter’e “Sadri Alışık En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü kazandıran “Kraliçe Lear”, yoğun istek üzerine yeni sezonda sınırlı sayıda oyunla yine sahnede!
8 Mart haftasında, biri Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’ndeki kadın emekçiler için olmak üzere üç gün yeniden sahnelenen oyun, yoğun istek üzerine Mart ayının ikinci yarısında da seyircilerle buluşacak. Sevilen oyun, 1 Nisan Pazar günü Caddebostan Kültür Merkezi’nde…
100’den fazla kez sahnelendi!
Kanadalı yazar Eugene Stickland’ın Urban Curvz Kadın Tiyatrosu’nun kurucularından Joyce Doolittle için özel olarak yazdığı “Kraliçe Lear” oyunu, ilk kez Şubat 2009’da Urban Curvz’de seyirciyle buluştu. Oyun, Türkiye’de ise ilk defa Kent Oyuncuları tarafından Yıldız Kenter’in yönetmenliğinde 2009-2010 sezonunda sahnelenmişti. Kenter Tiyatrosu’nda, İstanbul içi ve yurtiçi turnelerle şimdiye kadar 100’den fazla defa sahnelenen “Kraliçe Lear”, Mart ayında tekrar sahneye dönüyor.
Yaşlanmak ve çeşitli bedelleri, kuşak farklarından çıkan çatışmalar ve bunun getirdiği komik ve dokunaklı durumları anlatan etkileyici oyun, ortaya temelinde kadın ve yaratıcılık olan sıcak bir dostluk öyküsü, bir aşk hikâyesi çıkarıyor:
Yaşlı bir oyuncu olan Jane, tamamen kadın oyunculardan oluşan bir Kral Lear prodüksiyonunda Lear rolüne hazırlanmaktadır. Ona ezberde yardıma gelen Heather ise liseli bir genç kızdır. Oyunun üçüncü kişisi ise, bir viyolonselcidir ya da viyolonselin kendisidir. Çalgı ve ezgiler zaman zaman eski Yunan tiyatrosunda koronun gördüğü işlevi yüklenir ve yaşlı oyuncunun bir çeşit ‘alter ego’su olur. Sanat, özellikle insanın yaratıcılığı, yaşamın getirdiği tüm kayıpların üzerinden gelebilmesini sağlar. Bu yolculukta en yalnız hissettiğimiz anda bile insan sıcaklığını, sevgisini duyabilme gücünü bize vermesi, sanatın birleştirici gücüdür.