Zor bir maçı geride bıraktık. En sevindiricisi, hiçbir ciddi olayın olmaması. En üzüntülüsü ise, maç içinde bazı olayların olması.
Maçın geneli apaçık Fenerbahçe lehine geçti. Sakin ve baskın oynadılar. Topu iyi dolaştırdılar. Hiç paniklemediler. Alex, Caner, Baroni, Gökhan Gönül, Ziegler ile takım gibi oynadılar. Özellikle ilk yarıda Caner ve Baroni, Trabzonspor orta alanında Aykut-Colman ikilisine bariz üstünlük kurdu. Alex, gerçekten Alex… Oyun zekası herkesin önünde. Az koşuyor, ama boş koşmuyor. Takımı da boş koşturmuyor. Caner, Trabzonspor orta alanı ile defansının arasında serseri mayın gibi dolaştı. Attıkları gole kadar oyunun hakimiydiler. Gol, kitaba ve kaidelere göre ofsayt. Sow net ofsayt, yalnız koşusuna devam etmiyor. Baroni’nin çıkışı ile bize göre Fırat Aydınus doğru bir karar vermiş oldu.
Yenilen gol Trabzonspor’u uyandırmaya yetmedi. Kendi sahasında riski yüksek maça ne istediği gibi başlayabildi, ne de devam edebildi. Tolga, yine çok iyi, Serkan çalışkan, Giray güvensiz, Mustafa tecrübesiz. Aykut, takımın en önemli mevkiisinde ama çok yetersiz. Zokora olmalıydı diyesiniz geliyor. Colman, Alanzinho, bir önceki Galatasaray maçının yarı performasında bile değil. Burak’a atılan toplar hep geri geliyor ve Trabzonspor kalesinde pozisyona dönüşüyor.
Beklenenin aksine Trabzonspor baskılı oynayamadı. Bu ama gol yemeyeyim paniği, takımı ister istemez geriye yasladı. Aykut Kocaman daha cesur ve rahattı. Şenol Güneş’i daha tedirgin gördük. Adrian tercihini kullanmamasını anlamadık. Henrique’den 10-15 dakikalarla verim alamaz, bizden söylemesi.
Ligin play off kısmında 2 kez daha karşı karşıya gelecek takımların mücadelesinde maçı kazanmayı hak eden Fenerbahçe’ydi. Oyunu forse ettiler, 3 topları direkten döndü. Trabzonspor açısından beraberlik iyi sonuç. Burak, Volkan, Alanzinho ile iyi pozisyonlar yakaladılar.
Fenerbahçe’nin galip gelmesi, zaten stresli tribünleri biraz daha alevlendirirdi. Maç içinde tribünlerde “Günahların Takımı Fenerbahçe”, “Papazın Çayırından, Kanuni’nin Kentine Hangi Yüzle Geldiniz”, “Güneşimizsin” gibi anlamlı pankartlar açan taraftara bu taşkınlık yakışmadı. Fenerbahçe’den nefret edebilirler, ama maç içindeki durumları tamamen kulübe ceza olarak geri dönecek.
Playoff maçlarından ilkinin seyircisiz oynama durumu var. Bu durumda cezayı çekecek olan yine Trabzonspor… Kulübe, Federasyon para cezası kesecek. Ayrıca ilk maçta saha kapanırsa, yine büyük bir gelirden mahrum olacak. Bir de buna taraftarın desteğinden mahrumiyeti ekleyin. Ne oldu? karlı kim, zararlı kim?