Bir eğitim sistemi düşünün ki, üniversite öğrencileri resmi işlemlerini yaptırabilmek için saatlerce kuyrukta beklesin. Yıl 2014; Kadıköy’den çok çarpıcı fotoğraf kareleri, Kadıköy Life tarafından görüntülendi.
Ayaklarına çöken yorgunla kaldırımlarda oturan gençler, bir türlü ilerlemek bilmeyen kuyrukta her geçen dakika “Eyvah kayıt olamayacağım” stresiyle yüz yüze gelen binlerce Açıköğretim Fakültesi öğrencisi ve öğrenci adayları…
SABAHTAN AKŞAMA KADAR…
Öğrencilerin kayıt işlemleri, sabahın erken saatlerinde mesai ile birlikte başlıyor. Ancak bir türlü hızlandırılamayan işlemler nedeniyle kuyruk uzuyor da uzuyor. Hasanpaşa’da Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Kadıköy Şube binasının dört cephesi de öğrencilerin sıra kuyruğu ile çevriliyor. Sırası gelebilen, yeni bir üniversiteye yelken açabiliyor. Sırası gelmeyen öğrenci adayları ise üniversite eğitimi fırsatını kaçırıyor. Aslında “fırsat” kelimesi, Türkiye’de öğrencilerin içerisinde bulunduğu durumu da özetliyor.
EĞİTİM “FIRSAT” DEĞİL, HAKTIR…
Türkiye’de üniversite eğitiminin sınav koşullarına dayalı olması, uzun yıllardır tartışmaları da beraberinde getiriyor. Birçok ülkede lise eğitimini bitiren öğrenciler, başarı durumlarına göre üniversite tercihlerini yapabiliyor. Üniversite yıllarında başarısız olan öğrenciler düşük notlarıyla elenerek, başarılı öğrenciler ön plana çıkabiliyor. Böylece sistem kendini tamamlamış oluyor. Türkiye’de ise öğrenciler, lisede çok başarılı olabilmeleri halinde bile gerek tercih sistemindeki eksiklik ve yetersizlikler, gerekse de sistemin bozukluğu nedeniyle üniversitede istedikleri ve hedefledikleri bölümleri tercih edemiyorlar. Çoğu zaman milyonlarca öğrenci, hayallerini bir sonraki yıllara erteliyor. Türkiye’de öğrenci hayallerini değil, sistem öğrencinin mesleğini şekillendiriyor. Sınavsız ve ücretsiz üniversite, daha eşit ve adil bir Türkiye için ön plana çıkıyor. Günümüzde iyi bir üniversiteden mezun olmak için, kişinin ya da ailesinin maddi durumunun iyi olması yeterli… Ancak ekonomik durumu düşük seviyelerde olan vatandaşlar için okumak, çoğu zaman sadece hayalden öteye gidemiyor. Üniversite eğitiminin maddi olanaklar ile doğru orantıda bağlantılı olması, eşitsizliği gündeme getiriyor.
AÇIKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ BİR HAYLİ SIKINTILI…
Türkiye’de Açıköğretim büroları, öğrencilerin kayıt işlemlerini gerçekleştirebilmek için çoğu zaman ek mesai yaparak “yardım koridoru” oluşturuyor. Ancak, ekonomik gerekçelerle çoğu zaman kayıt işlemlerini istedikleri gün gerçekleştiremeyen öğrenciler, ciddi sıkıntı ile karşı karşıya… Öğrenciler; “Okumak lüks olmamalı, eğitim sisteminde temel paraya dayanmamalı” diyerek ciddi bir reform bekliyor.