Son Haberler
Ataşehir’de ücretsiz çamaşırhane açıldı
“Süreyya Plajı Yaz Dinletileri” başladı
MODOKO Akademi’nin açılışı yapıldı
YEDPA Kurban Pazarı bu yıl...
Kamuya milyonluk radyoloji ihalesi! Kazanan...
Şile’de 23 Nisan coşkusu
Fatma Oktay son dönem çalışmalarını...
Tuzla’da 23 Nisan’a özel çifte...
Erdem Ergin, Mövenpick Istanbul Asia’ya...
Kartal arama kurtarma ekibi ağır...
Anadolu Yakası
Banner
Anadolu Yakası
  • Anasayfa
  • Gündem
  • İlçelerimiz
    • Adalar
    • Ataşehir
    • Beykoz
    • Çayırova
    • Çekmeköy
    • Gebze
    • Kadıköy
    • Kartal
    • Maltepe
    • Pendik
    • Sancaktepe
    • Şile
    • Sultanbeyli
    • Tuzla
    • Ümraniye
    • Üsküdar
  • Video Haberler
        • Videolar

          30 Ağustos Zafer Bayramı Kadıköy’de coşkuyla kutlandı

  • Mekanlar
        • Mekanlar

          Boğaz’ın yeni gözdesi Beykoz Kahvecisi’ne yoğun ilgi

          Çekmeköy Park Balık’a yoğun ilgi!

          Acısıyla, tatlısıyla Park Adana!

          Kalbur müdavimleri meğer ne çok özlemiş

  • Yazarlar
        • Yazarlar

          Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

          10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

          Mirasın üzerinde tepinmek!

          Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?

Enis Fosforoğlu – Turneler iyidir…

Yazar: Kadir Toprakkaya 25 Temmuz 2010
Yazar: Kadir Toprakkaya 25 Temmuz 2010
215

EnisTiyatro ile çıktığım Anadolu turnelerinden üstüme vazife olmadığı halde sosyal sentezler yapmış olarak dönerim. Bir de tabii anılar olur dağarcığımda Anadolu’ya ait.

Önce size şunu söyliyeyim ki, Anadolu insanı kendi ile barışık, ağırbaşlı, dingin. Büyük kente gelmediği için de kişiliğini muhafaza ediyor, kültürünü koruyor. Birşey bekliyor gibi bir hali de var. Godot’yu değil tabii… Açılım filan da değil derdi. Samimiyet bekliyor sadece… Teröre lanet ediyor. Kimseden bir şey istemiyor. Mardin’de bir taksi şoförü, “Ne ayrımcılığı ağabey, benim komşum Süryani” dedi… Bizim tatlı su aydınları olanı biteni biraz daha iyi anlarlar umarım…

Anılara gelince, işte size Anadolu’dan bölük pörçük sesli fotoğraflar…

Giresun – Trabzon yolunda başlıyor Akçaabat köftecileri. Bizden bir iki arkadaş sanki Kadıköylü değil de Fransız; herşeye hayretle bakıyorlar… “Aaaaa köfte!” dediler ve ‘şato briyan’ ya da ‘böf strognof’ muamelesi yaptık kırk yıllık köfteye. Masama oturan bir dost (!) iki kilo köfte söyledi. Porsiyon bilmiyorlar, çünkü et dedin mi kiloyla… Altmışsekiz tane köfte geldi… Artanları sardırıp İstanbul’a getirdim… Haaa, bu arada garson da hesabı bana getirdi tabii…

*  *  *

Bir başka lokanta anısı bu da… Kazandibi istedim.. Gitti garson arkadaş, bir süre sonra geldi: “Tavukgöğsü kazandibi mi?” dedi. (Hayır, muhallebiden de yaparlar ama zaten o pek bulunmaz… Kazandibi, tavukgöğsünden olur ne soruyorsun..?) “Evet” diye cevap verdim ve yapmamam gereken şeyi yaptım; üstüne de dondurma istedim… İki üç kere dondurmanın çeşidi hakkında anlaşabilmek için geldi gitti… İstediğim çeşitlerin olmadığını anlayıp, sadede anlaştığımızda masaya oturalı yirmi dakika geçmişti… Sonunda karar verdik: Kazandibi üstüne sade dondurma…

Bir kez daha geldi garson arkadaş, baktım eli boş… Eğildi; “Dondurmayı üstüne koyamıyorum, ne yapayım?” diye sordu…”Yanına” dedim, “Yanına koy…” Gitti, gene geldi, “Yanında da olmuyor, başka bir yere koysam?” dedi… Ben, Haydar Dümen bilgeliği içinde dondurmaya pozisyon tarif ediyorum, o bir türlü anlamıyor… Yarım saat kadar sonra küçük bir kasede kazandibi altında büyük bir tabak, tabağın yanına sığdırılmış dondurma ve garson hep birlikte geldiler…

*  *  *

Kırışıkları yaşını ele veren güneş yanığı bir ihtiyar kadın baktı baktı; ”Sen misuuuuun?” dedi. “Evet” dedikten sonra tevazu gösterdim; “Yaşlandık tabii…” İtiraz eder gibi kafasını salladı ve teselli etti beni: “Ne üzüliysun? Güççük mü kalacağduk?”

*  *  *

Bu da bizden bir anı… Sanatçı arkadaşlardan biri girdiğimiz otellerde hiçbir odayı beğenmiyor ve bu işle görevli arkadaşa bağırıyordu: “Değiştir ağabeyciğim! Böyle oda mı olur?” Oteller bol yıldızlı… Görevli arkadaşın özel bir gıcığı olması lazım en kötü odayı vermek için…Hayır.. Bizimki her otelde en az üç oda değiştiriyor… En son Batman’da pencereleri açmış; “Şuraya bak, ovaya bakıyoruz…” Çocukcağız ağlamaklı mırıldanmış: “Ağabey, Batman’da Boğaz manzarası nerden bulayım sana!”

*  *  *

Kadıköy’e döndüm sonunda. Yakında tiyatro festivali var… Özgürlük Parkı’nda buluşuruz.

Sevgiler…

Anadolu yakasıEnis FosforoğluGodotKadıköy Lifeturne
kadıköy life
Paylaş FacebookTwitterPinterestLinkedinWhatsappEmail
Kadir Toprakkaya

önceki içerik
Vücudunuzu sıcağın zararlı etkilerinden koruyun…
sonraki içerik
E-5’te takla atan araç trafiği kilitledi…

İlgili Haberler

Çocuklara söylemeyin; onlar mutlu!

30 Temmuz 2011

ANILAR…

24 Mayıs 2011

Bu ödülü niye verdiler?..

26 Mart 2011

Enis Fosforoğlu – Kırk yıl…

26 Şubat 2011

Enis Fosforoğlu – Konservatuvar’dan bölük pörçük…

26 Mayıs 2010

Enis Fosforoğlu – İkna edemezsen kafa karıştır…

26 Mart 2010
  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
  • Linkedin
  • Youtube
  • Email
  • Whatsapp
  • Gizlilik Politikamız
  • Künye
  • Reklam
  • İletişim

@2020 - Tüm Hakları Saklıdır. AnadoluYakasi.net Tarafından Geliştirildi ve Tasarlandı.

  • Anasayfa
  • Gündem
  • İlçelerimiz
    • Adalar
    • Ataşehir
    • Beykoz
    • Çayırova
    • Çekmeköy
    • Gebze
    • Kadıköy
    • Kartal
    • Maltepe
    • Pendik
    • Sancaktepe
    • Şile
    • Sultanbeyli
    • Tuzla
    • Ümraniye
    • Üsküdar
  • Video Haberler
        • Videolar

          30 Ağustos Zafer Bayramı Kadıköy’de coşkuyla kutlandı

  • Mekanlar
        • Mekanlar

          Boğaz’ın yeni gözdesi Beykoz Kahvecisi’ne yoğun ilgi

          Çekmeköy Park Balık’a yoğun ilgi!

          Acısıyla, tatlısıyla Park Adana!

          Kalbur müdavimleri meğer ne çok özlemiş

  • Yazarlar
        • Yazarlar

          Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

          10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

          Mirasın üzerinde tepinmek!

          Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?