Son Haberler
YEDPA Kurban Pazarı bu yıl...
MODOKO Akademi’nin açılışı yapıldı
Kamuya milyonluk radyoloji ihalesi! Kazanan...
Şile’de 23 Nisan coşkusu
Fatma Oktay son dönem çalışmalarını...
Tuzla’da 23 Nisan’a özel çifte...
Erdem Ergin, Mövenpick Istanbul Asia’ya...
Kartal arama kurtarma ekibi ağır...
Sporun şehri Pendik’te “Spor Şenlikleri”...
Ataşehir’in ilk sosyal tesis restoranı...
Anadolu Yakası
Banner
Anadolu Yakası
  • Anasayfa
  • Gündem
  • İlçelerimiz
    • Adalar
    • Ataşehir
    • Beykoz
    • Çayırova
    • Çekmeköy
    • Gebze
    • Kadıköy
    • Kartal
    • Maltepe
    • Pendik
    • Sancaktepe
    • Şile
    • Sultanbeyli
    • Tuzla
    • Ümraniye
    • Üsküdar
  • Video Haberler
        • Videolar

          30 Ağustos Zafer Bayramı Kadıköy’de coşkuyla kutlandı

  • Mekanlar
        • Mekanlar

          Boğaz’ın yeni gözdesi Beykoz Kahvecisi’ne yoğun ilgi

          Çekmeköy Park Balık’a yoğun ilgi!

          Acısıyla, tatlısıyla Park Adana!

          Kalbur müdavimleri meğer ne çok özlemiş

  • Yazarlar
        • Yazarlar

          Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

          10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

          Mirasın üzerinde tepinmek!

          Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?

Diyabetlinin Ramazan günlüğü…

Yazar: Kadir Toprakkaya 13 Temmuz 2012
Yazar: Kadir Toprakkaya 13 Temmuz 2012
132

1

Ramazan ayı geldi. Oruç tutmanın verdiği huzurla birlikte, hep beraber kurulan ve ziyafete dönüşen iftar sofralarının o davetkâr çağrısı başladı. Ancak bu dönemde, diyabet gibi kronik hastalıkları olanların sağlıklarına daha çok dikkat etmeleri gerekiyor.

Diyabet hastalarının oruç tutması konusunda genel yasaklama ya da genel izinler yerine “Hastaya özel” kararlar verilmesi gerektiğinin altını çizen Hisar Intercontinental Hospital İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Kutlu Erol’dan, oruç tutması riskli olan diyabet hastalarını ve Ramazan’ı nasıl geçirmeleri gerektiğini öğrendik.

Kimlerin oruç tutmaları riskli olabilir?

– Kan şekeri sık sık normalin altına (<60-70 mg/dl) düşenler,

– Hipoglisemilerini fark etmeyen hastalar,

– Kan şekeri düzeyleri iyi ayarlanmamış hastalar,

– Ramazan ayından hemen önceki dönemlerde diyabet koması atlatmış, hikâyesi olan hastalar,

– Tip 1 diyabet hastaları,

– Mide veya onikiparmak bağırsağında ülseri olanlar,

– Kronik böbrek yetersizliği olan ve/veya diyaliz tedavisi gören hastalar,

– Gebe diyabetliler,

– Yalnız yaşayan diyabet hastaları,

– Yaşlı diyabet hastaları oruç tutmaları yüksek risk taşıyan hastalar grubuna girer.

Yüksek riskli diyabet hastaları oruç tuttukları takdirde, özellikle ciddi kan şekeri düşüklüğü (hipoglisemi), diyabetik koma (ketoasidoz), vücutta ciddi susuzluk (dehidratasyon) ve damarlarda pıhtılaşmaya meyil (tromboz) risklerine maruz kalabilirler. Diyabetik koma riski, özellikle Ramazan ayı öncesinde kan şekeri kontrollerinin sonuçları iyi olmayan tip 1 diyabet hastalarında belirgin düzeyde daha fazla görülmektedir. Uzun süre susuz kalmak, hem tansiyon düşmesi, bayılma, düşme ve kırık oluşma riskinin artmasına hem de pıhtılaşma bozukluklarına yol açabilir.

Ramazan’ı rahat geçirmek istiyorsanız…

– Doktor ve diyetisyen yardımıyla günlük kalori miktarı ayarlanmış ve Ramazan ayına göre güncellenmiş bir beslenme programı uygulayın.

– İlaçlarınızın programını iftar ve sahurda alınacak şekilde hekiminizle birlikte yapın.

– İftar ve sahur arasında ‘az’ ama ‘sık’ yeme ilkesini uygulayın. Yani, sahur ve iftarda iki ‘ana’ öğün, iftardan sonra 1-1,5 saat arayla bir veya iki kez ‘ara’ öğünler yiyin.

– Sahur ve iftarın yanı sıra, gece saat 10-11 arasında alınacak bir ara öğün ile gün içerisindeki öğün sayısını en az üçe çıkarın.

– Yiyecek seçiminde; ekmek, pide, hamur işi yiyecekler, pirinç pilavı, makarna, patates ile şekerli yiyecekler gibi kan şekerini yükseltme potansiyeli yüksek basit karbonhidratları kısıtlayın.

– Süt, peynir, yoğurt, yumurta, zeytin, sebze, kepekli ekmek veya ızgara tavuk gibi ‘proteinden zengin’ besinleri ve domates, salatalık ve meyve çeşitlerinin bulunduğu ‘kahvaltı tarzı’ beslenmeyi tercih edin.

– Mutlaka çorba, sebze ve zeytinyağlı yemekleri tüketin.

– Gün içerisinde aşırı acıkma sorununuz varsa kuru fasulye, nohut, mercimek, bulgur pilavı gibi protein ağırlıklı besinleri tüketin. Protein içeren besinler, midede daha uzun süre kaldığından, uzun süreli tokluk sağlar.

– Tek seferde büyük porsiyonlar seklinde beslenmek yerine, daha küçük ölçülü porsiyonları tercih edin.

– Uzun süre susuz kalınca, böbrek fonksiyonları bu durumdan olumsuz etkilenebilir. Diyabet hastalığının en çok hasar verdiği organlardan birisi olan böbrekleri korumak için iftar ile sahur arasında en az 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) su için.

– Suyu birden ve hızlı şekilde içmeyin. Bu şekilde su tüketimi mide-barsak sistemindeki ani genişlemeye bağlı olarak, kan basıncında ani düşüklük ve buna bağlı baş dönmesi ve bayılmaya neden olabilir. Suyu, tercihen oturarak ve yudumlayarak yavaş bir şekilde için.

– Yemek sırasında çok su tüketmeyin. Çünkü midede bulunan fazla su, mide asidini sulandırarak hazmı zorlaştırabilir. Yemeğin hemen üzerine de çok su içmeyin. Bu durum da hazımsızlık ve şişkinliğe neden olabilir.

– Birden fazla yemeği çok hızlı yemeyin. Çünkü gıda miktarının fazlalığına ve fazla hava yutulmasına bağlı olarak, mide ve onikiparmak barsağı fazla genişler ve kan şekeri hızla yükselir. Kan şekerini düşürmek için insülin hormonu seviyesi hızlı bir şekilde yükselir ve kan şekerini hızlı bir şekilde düşürür. Bu duruma bağlı olarak, yemeği takiben halsizlik, uyuma isteği, baş dönmesi, terleme gibi şikâyetler oluşabilir.

– İftarda aşırı şerbetli, yağlı, hamur işi tatlılar yerine, ölçüyü kaçırmadan, sütlü tatlılar (dondurma, sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlılarını tercih edin.

diyabetDr. Halil Kutlu ErolHisar Intercontinental Hospitalİç Hastalıkları Uzmanıkan şekerioruçRamazanRamazan günlüğü
kadıköy life
Paylaş FacebookTwitterPinterestLinkedinWhatsappEmail
Kadir Toprakkaya

önceki içerik
Pazarlarda yeni dönem resmen başladı…
sonraki içerik
Kadıköylü yazar Nusret Karaca’dan “Senin Yerin Yüreğim”…

İlgili Haberler

Kamuya milyonluk radyoloji ihalesi! Kazanan değişirse cihazlar yenileniyor

15 Mayıs 2025

Kadıköy’de yaş almak birlikte güzel

21 Nisan 2025

Çocuklarda göz kontrolleri ne sıklıkla yapılmalı?

25 Kasım 2024

Anadolu Yakası’na yeni bir sağlık merkezi kazandırıldı

17 Mayıs 2024

Prof. Dr. Ateş Kara’dan artan salgın hastalıklara karşı...

21 Ocak 2024

Kartal Belediyesi’nden çevre ve insan odaklı uygulama: akustik...

16 Eylül 2023
  • Facebook
  • Twitter
  • Instagram
  • Linkedin
  • Youtube
  • Email
  • Whatsapp
  • Gizlilik Politikamız
  • Künye
  • Reklam
  • İletişim

@2020 - Tüm Hakları Saklıdır. AnadoluYakasi.net Tarafından Geliştirildi ve Tasarlandı.

  • Anasayfa
  • Gündem
  • İlçelerimiz
    • Adalar
    • Ataşehir
    • Beykoz
    • Çayırova
    • Çekmeköy
    • Gebze
    • Kadıköy
    • Kartal
    • Maltepe
    • Pendik
    • Sancaktepe
    • Şile
    • Sultanbeyli
    • Tuzla
    • Ümraniye
    • Üsküdar
  • Video Haberler
        • Videolar

          30 Ağustos Zafer Bayramı Kadıköy’de coşkuyla kutlandı

  • Mekanlar
        • Mekanlar

          Boğaz’ın yeni gözdesi Beykoz Kahvecisi’ne yoğun ilgi

          Çekmeköy Park Balık’a yoğun ilgi!

          Acısıyla, tatlısıyla Park Adana!

          Kalbur müdavimleri meğer ne çok özlemiş

  • Yazarlar
        • Yazarlar

          Türklerin Hz. Ali’si Destanlar, Efsaneler, Menkıbeler

          10 adımda metabolizmanızı hızlandırın

          Mirasın üzerinde tepinmek!

          Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu ve Kış Depresyonu nedir?