İrlandalı yazar Moira Buffini’nin yazdığı, Ahmet Levendoğlu’nun çevirisini yapıp yönetmenliğini üstlendiği ve başrollerini Zuhal Olcay ile Payidar Tüfekçioğlu’nun paylaştığı ‘Şölen’, kocasının yeni çıkan kitabını kutlamak için sıra dışı bir yemek daveti veren ev sahibesi ile konukları arasında geçenleri çarpıcı bir dille konu ediyor.
Sahne tasarımı Behlüldane Tor’a, ışık tasarımı F. Kemal Yiğitcan’a ve kostüm tasarımı Funda Çebi’ye ait olan oyun, 20 Ocak ve 21 Ocak akşamı Kadıköylü sanatseverle buluşacak.
Bu oyunu kaçırmamalısınız çünkü…
Alt metinlerin güçlü bir biçimde yerli yerine oturduğu oyun, insan ilişkilerinin ne kadar yozlaştığını burjuvazi eleştirisi üzerinden özgün bir biçimde veriyor.
Ard arda sarsıcı sürprizlerle cehenneme dönüşen yemek davetinde sorgulanan ‘var oluş’ problemi, sofraya gelen canlı ıstakozların yazgısına karar veren ve kendini ‘Tanrı’ yerine koyan davetlilerin kara komedisine şahit olacaksınız.
Ev sahibesinin hazırladığı alışılagelmemiş, oldukça zengin menü ve oyunları sayesinde, birbirleriyle yüzleşmenin getirdiği gerilimin etkisiyle acı ile güldürü iç içe geçtiğinden, seyrettikten sonra birkaç gün etkisinden kolay kolay çıkamayacağınız bir oyun ‘Şölen’…
“Neden etkisinden çıkamayacakmışız” diye soranlar için…
Çok parası olan ama sevilmemiş, içinde bir boşluk olan ve bu boşluğu kontrolcü bir yaklaşımla doldurmaya çalışan Paige; onun yazar eşi Lars, eşinin sevgilisi ‘figüratif ressam’ Wynne; mikroplar üzerine dünyaca tanınmış ama aslında biyolojik silah yapmakta görevli Hal; eşi ‘ekran bebeği’ yani savaş, ölüm, kaza gibi haberleri okuyan seksi Siân ve kamyon şoförü Mike.
Birbiriyle alakasız görünen, ama bir o kadar da bağlantılı karakterlerin derinlerine indiğinizde, var oluşlarının aslında kendi kendilerini tüketmek üzerine kurulduğu oyunda ‘yemek’ metaforu kullanılarak veriliyor.
Abartısız oyunculuk…
Finalinde derinden sarsılacağınız Şölen’de, birbirinden ünlü ve önemli isimler rol alıyor. Zuhal Olcay, Payidar Tüfekçioğlu, Funda İlhan, Özgür Yalım, Ayça Bingöl, Gökçer Genç ve Güçlü Yalçıner…
Doğal oyunculukları sayesinde metnin derinlerinde yatan ve seyirciyi düşündürmeye yönelik sorunları çarpıcı kılan oyunun etkisinden uzun süre çıkamayacaksınız.
Gala akşamı…
Galasının 11 Ocak akşamı Akatlar Kültür Merkezi’nde yapıldığı oyun için, seyredenlerin pek çoğundan gelen eleştiri şuydu: ‘Gereğinden fazla küfür kullanımı’. Fakat, Ahmet Levendoğlu’nun çevirilerinde ne kadar titiz olduğunu bilenler için, küfürlerin fazladan eklenmediğinin altını çizmekte fayda var.
Küfür var çünkü…
Amacı seyirciyi rahatsız etmek, rahatsız ederken de düşündürmek olan oyunda, davete tesadüf eseri katılan kamyon şoförünün temsil ettiği sınıfla burjuva arasında fark olmadığı ve parayla gelen tüketim toplumunda her şeyin kendi kendini tüketmesinin eleştirisi için var.
Nerede ve ne zaman seyredebiliriz?
Oyunu, 20 Ocak Çarşamba Caddebostan Kültür Merkezi ve 21 Ocak Perşembe Kadıköy Halk Eğitim Merkezi’nde saat 20.30’da seyredebilirsiniz.
Daha fazla bilgi için; www.tiyatrostudyosu.com